والَّذِينَ
يُؤْمِنُونَ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْكَ وَمَا أُنزِلَ مِن قَبْلِكَ وَبِالآخِرَةِ
هُمْ يُوقِنُونَ
Ve onlar ki hem sana indirilene
iman ederler, hem senden önce indirilene. Ahirete de bunlar kesinlikle iman
ederler.(Bakara suresi 4. Ayet)
وَآمِنُواْ
بِمَا أَنزَلْتُ مُصَدِّقاً لِّمَا مَعَكُمْ وَلاَ تَكُونُواْ أَوَّلَ كَافِرٍ
بِهِ وَلاَ تَشْتَرُواْ بِآيَاتِي ثَمَناً قَلِيلاً وَإِيَّايَ فَاتَّقُونِ
Yanınızdakini (Tevrat'ı) tasdik
edici olarak indirdiğim (Kur'ân)a iman edin, O'nu, inkar edenlerin ilki siz
olmayın, benim âyetlerimi birkaç paraya değişmeyin. Ancak benden korkun.
(Bakara suresi 41. Ayet)
وَمِنْهُمْ
أُمِّيُّونَ لاَ يَعْلَمُونَ الْكِتَابَ إِلاَّ أَمَانِيَّ وَإِنْ هُمْ إِلاَّ
يَظُنُّونَ
Bunların bir de ümmî (okuma
yazması olmayan) kısmı vardır, kitabı bilmezler, ancak birtakım kuruntu
yığınına, boş saplantılara kapılır ve zan içinde dolaşır dururlar.(Bakara
suresi 78. Ayet)
فَوَيْلٌ
لِّلَّذِينَ يَكْتُبُونَ الْكِتَابَ بِأَيْدِيهِمْ ثُمَّ يَقُولُونَ هَذَا مِنْ
عِندِ اللّهِ لِيَشْتَرُواْ بِهِ ثَمَناً قَلِيلاً فَوَيْلٌ لَّهُم مِّمَّا
كَتَبَتْ أَيْدِيهِمْ وَوَيْلٌ لَّهُمْ مِّمَّا يَكْسِبُونَ
Artık o kimselerin vay haline ki, kendi elleriyle
kitap yazarlar da sonra biraz para almak için "Bu Allah katındandır."
derler. Artık vay o elleriyle yazdıkları yüzünden onlara, vay o kazandıkları
vebal yüzünden onlara!..(Bakar suresi 79. Ayet)
قُولُواْ آمَنَّا بِاللّهِ وَمَآ أُنزِلَ
إِلَيْنَا وَمَا أُنزِلَ إِلَى إِبْرَاهِيمَ وَإِسْمَاعِيلَ وَإِسْحَقَ
وَيَعْقُوبَ وَالأسْبَاطِ وَمَا أُوتِيَ مُوسَى وَعِيسَى وَمَا أُوتِيَ
النَّبِيُّونَ مِن رَّبِّهِمْ لاَ نُفَرِّقُ بَيْنَ أَحَدٍ مِّنْهُمْ وَنَحْنُ لَهُ
مُسْلِمُونَ
Deyin ki:
“Biz Allah'a, bize indirilenlere, İbrâhîm (as.)'a, İsmail (as.)'a, İshak
(as.)'a, Yâkub (as.) ve torunlarına indirilenlere, Musa (as.) ve İsa (as.)'ya
verilenlere ve (diğer) nebîlere, Rab'leri tarafından verilenlere (sahife, kitap
ve vahiylere) îmân ettik. Onların arasından hiçbirini ayırmayız (fark
gözetmeyiz). Ve biz, O'na teslim olanlarız.” (Bakara suresi 136. Ayet)
آمَنَ
الرَّسُولُ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْهِ مِن رَّبِّهِ وَالْمُؤْمِنُونَ كُلٌّ آمَنَ
بِاللّهِ وَمَلآئِكَتِهِ وَكُتُبِهِ وَرُسُلِهِ لاَ نُفَرِّقُ بَيْنَ أَحَدٍ مِّن
رُّسُلِهِ وَقَالُواْ سَمِعْنَا وَأَطَعْنَا غُفْرَانَكَ رَبَّنَا وَإِلَيْكَ
الْمَصِيرُ
Peygamber, Rabbi'nden kendisine
ne indirildiyse ona iman etti. Müminlerin de hepsi Allah'a, meleklerine,
kitaplarına ve peygamberlerine iman ettiler. "Biz Allah'ın peygamberleri
arasında ayırım yapmayız, duyduk ve itaat ettik. Ey Rabbimiz, bağışlamanı
dileriz, dönüş ancak sanadır." dediler. (Bakara suresi 285. Ayet)
قُلْ
آمَنَّا بِاللّهِ وَمَا أُنزِلَ عَلَيْنَا وَمَا أُنزِلَ عَلَى إِبْرَاهِيمَ
وَإِسْمَاعِيلَ وَإِسْحَقَ وَيَعْقُوبَ وَالأَسْبَاطِ وَمَا أُوتِيَ مُوسَى
وَعِيسَى وَالنَّبِيُّونَ مِن رَّبِّهِمْ لاَ نُفَرِّقُ بَيْنَ أَحَدٍ مِّنْهُمْ وَنَحْنُ
لَهُ مُسْلِمُونَ
De ki: "Allah'a, bize
indirilen (Kur'ân)e, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve torunlarına
indirilene, Musa'ya, İsa'ya ve peygamberlere Rablerinden verilenlere inandık.
Onların arasında hiçbir fark gözetmeyiz, biz O'na teslim olmuşlarız". (Al-i
imran suresi 84. Ayet)
يَا
أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ آمِنُواْ بِاللّهِ وَرَسُولِهِ وَالْكِتَابِ الَّذِي
نَزَّلَ عَلَى رَسُولِهِ وَالْكِتَابِ الَّذِيَ أَنزَلَ مِن قَبْلُ وَمَن يَكْفُرْ
بِاللّهِ وَمَلاَئِكَتِهِ وَكُتُبِهِ وَرُسُلِهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ فَقَدْ ضَلَّ
ضَلاَلاً بَعِيدًا
Ey iman edenler! Allah'a,
Peygamberine, Peygamberine indirdiği Kitab'a, ve daha önce indirdiği kitaba
iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret
gününü inkâr ederse sapıklığın en koyusuna düşmüş olur. (Nisa suresi 136. Ayet)
وَالَّذِينَ
آتَيْنَاهُمُ الْكِتَابَ يَفْرَحُونَ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْكَ وَمِنَ الأَحْزَابِ
مَن يُنكِرُ بَعْضَهُ قُلْ إِنَّمَا أُمِرْتُ أَنْ أَعْبُدَ اللّهَ وَلا أُشْرِكَ
بِهِ إِلَيْهِ أَدْعُو وَإِلَيْهِ مَآبِ
Bir de kendilerine kitap
verdiklerimiz, sana indirilen (vahiy) le sevinç duyuyorlar. Bununla beraber
hizipleşenlerden, âyetlerin bir kısmını inkâr edenler de vardır. De ki:
"Ben ancak Allah'a kulluk etmekle ve O'na şirk koşmamakla emrolundum. Ben
O'na davet ediyorum, dönüşüm de O'nadır." (Ra'd suresi 36. Ayet)
وَلَا
تُجَادِلُوا أَهْلَ الْكِتَابِ إِلَّا بِالَّتِي هِيَ أَحْسَنُ إِلَّا الَّذِينَ
ظَلَمُوا مِنْهُمْ وَقُولُوا آمَنَّا بِالَّذِي أُنزِلَ إِلَيْنَا وَأُنزِلَ
إِلَيْكُمْ وَإِلَهُنَا وَإِلَهُكُمْ وَاحِدٌ وَنَحْنُ لَهُ مُسْلِمُونَ
İçlerinden zulmedenleri bir yana,
ehl-i kitapla ancak, en güzel yoldan mücadele edin ve deyin ki: "Bize
indirilene de, size indirilene de iman ettik. Bizim ilâhımız da, sizin ilâhınız
da birdir ve biz O'na teslim olmuşuzdur." (Ankebut suresi 46. Ayet)
وَكَذَلِكَ
أَنزَلْنَا إِلَيْكَ الْكِتَابَ فَالَّذِينَ آتَيْنَاهُمُ الْكِتَابَ يُؤْمِنُونَ
بِهِ وَمِنْ هَؤُلَاء مَن يُؤْمِنُ بِهِ وَمَا يَجْحَدُ بِآيَاتِنَا إِلَّا
الْكَافِرُونَ
(Resulüm!) İşte sana (önceki
kitapları tasdik eden) bu kitabı indirdik. Onun için, kendilerine kitap
verdiklerimiz ona iman ediyorlar. Şunlardan da ona iman eden nice kimseler vardır.
Ayetlerimizi ancak kâfirler bile bile inkâr eder. (Ankebut suresi 47. Ayet)
قَالَ
رَبِّ اشْرَحْ لِي صَدْرِي
Seni yalanlıyorlarsa, onlardan
öncekiler de yalanlamışlardı. Onlara peygamberleri mucizelerle, sahifelerle ve
aydınlatıcı kitaplarla gelmişlerdi. (Fatır suresi 25. Ayet)
وَلَقَدْ
أَرْسَلْنَا نُوحًا وَإِبْرَاهِيمَ وَجَعَلْنَا فِي ذُرِّيَّتِهِمَا النُّبُوَّةَ
وَالْكِتَابَ فَمِنْهُم مُّهْتَدٍ وَكَثِيرٌ مِّنْهُمْ فَاسِقُونَ
Andolsun, Nuh'u ve İbrahim'i elçi gönderdik,
peygamberliği ve kitabı bunların zürriyetleri arasına koyduk. Onlardan yola
gelen de vardı, ama onlardan çoğu yoldan çıkmışlardı. (Hadid suresi 26. Ayet)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder